
Dünyayı kavrayışımıza özne ötesi bir bakış ile kurulan çevrimiçi sergi deneyimi
Yeniden Müşterek Gelecekler teması üzerine kurgulanan ve varoluşumuzdaki ‘ben’ odaklılığı terk etmenin gerekliliğini; toplumsal, çevresel ve ekonomik eksende ortak bilince geçişimizi vurgulayan İyi Tasarım İzmir_6 Sergileri, tasarım ve sanat uğraşlarının tematik biraradalıklarını ve bunların hem birbirileri hem de şehir ile diyalogları üzerinden İzmir kentinin tasarım uğraşını göstermeyi hedefliyor. Birbirinden farklı tasarım ve sanat alanlarının bir araya geldiği, bireysel ve grup işlerinin yer aldığı 5 tematik sergi altındaki 22 özgün çalışmanın daha çok disiplinler ötesi bir diyalog kurması hedeflenirken, tema üzerinden kavramsal bir yolculuğa hazırlayan, kentsel bölge ölçeğinden, fotoğrafa, görsel sanatlardan biyotasarıma kadar geniş bir yelpazede sunuyor.
Müşterek kavramının bir mimarlık eğitim pratiği olarak uygulanabilirliğini hedefleyen, kolektif bilginin, çeşitli coğrafyalarda, farklı parametreler ışığında mekânsallaşmasının ve bilginin paylaşılabilirliği fikrinin stüdyo ortamına geçirilmesinin deneyimini aktaran, ‘İyte’de Küresel Müşterekler: Münih Londra Lizbon’; Binlerce yıl önce doğal ortamlarından izole edilmiş, ekosistemin insan-dışı canlı aktörlerinden biri olan ipek böcekleri ile tasarım olanaklarını keşfetmek üzere bir araya gelen üç tasarımcının yürüttüğü spekülatif bir tasarım deneyi ile insan ile insan-dışı bir canlı varlığın diyaloğunu tasarım nesnesine/arayüze dönüştüren ‘Arada: Koza ve Tasarım’; İnsan ve insan dışı varlıkların birlikte yaşam senaryolarındaki insan odaklı hiyerarşik durumlarını eleştiren, evcil hayvan ve sokak hayvanı üzerinden farklı bağlamlarda insan-hayvan karşılaşmalarını ve etkileşimlerini konu alan ve özellikle kentte nasıl tek bir türün üstünlüğüyle kurulduğunu vurgulayan ‘Çoklu Karşılaşmalar’; Yaşamsal pratiklerin geleceğine dair sorgulamaların mekan kavramını merkezinde ele alındığı dokuz farklı bakış açısıyla, mekanı tarihsel, zihinsel, soyut ve somut olarak irdeleyen ve günümüzdeki mekan yaklaşımlarını yansıtan ‘Temassız Mekan’; Müşterek mekan olarak metropollerin, dramatik çevre sorunlarını, aşırı nüfus yoğunluğunu, özellikle inşaat sektörü dolayısıyla somutlaşan kapitalist tehditleri ve aynı zamanda Covid-19 nedeniyle zaman zaman değişken kaotik durumunu, Android mobil fotoğraf düzenleme uygulamaları ile deneysel ortamındaki doğaçlamalar ve uzun pozlama yöntemiyle zaman ve hafıza üzerinden ele alan ‘Siber-İzmir’ sergileri yeni bakış açıları kazandırma, tartışma alanları yaratma hedefiyle bizleri bekliyorlar.
İyi Tasarım İzmir_6 Sergileri Kreatif Ekibi
Editör: Onur Mengi
Tasarım: Ziyacan Bayar
Koordinasyon ve İletişim: Beste Uğur
Geçtiğimiz yıl ‘Müşterek Gelecekler’ temasıyla gerçekleşen İyi Tasarım/Good Design İzmir etkinlikleri, yakın geleceğimizi şekillendirmesi beklenen insan, makina ve insan-dışı varlıklar arasındaki yeni ortaklık ve işbirliklerini tasarım disiplinlerinin penceresinden tartışmayı amaçlamıştı.
Müşterek gelecekler tahayyülü, her çevrimde kendini yeniden tanımlayan, revize eden veya temize çeken bir döngüsellik içinde devinmek durumunda. Bunun en önemli nedeni, müşterekler kavramının bize sunduğu soyut çerçevenin her yeni gün görünürlük kazanan farklı iştirakçılarla yeniden ve sürekli biçimde somutlaştırılması gereksinimi. Müşterekler havuzunun içeriğini tek seferde ve kati olarak tanımlayıp doldurmamız imkânsız; hatta böyle bir ‘donma’ noktası fikri, kavramın diyalektik ve diyalojik doğasına aykırı. Kesintiye uğrayan ekolojik döngüler ve zorlaşan yaşam koşulları, yeni iştirakçıları ve yeni müşterekleşme yollarını aramaya itiyor bizi. Müşterekleri oluşturan ağa yeni katılımcıların eklemlenmesi, ortak faydaya yönelik çabanın rıza üretimiyle sürekli biçimde pekiştirilmesi gerekmekte. Bereketli bir nosyon olarak müşterekler, tasarım için kurduğumuz gelecek hayallerinin her anında aklımızın bir köşesinde devinmesi gereken bir düşünce çekirdeği.
İşte bu nedenle, bu yılki İyi Tasarım/Good Design İzmir etkinliğinde de müşterekler temasının taze bir bakış açısıyla yeniden ele alınmasının içinde bulunduğumuz dönemin önemli bir gerekliliği olduğunu düşünüyoruz. Geçen bir yıllık süreye şöyle bir baktığımızda bile, tüm dünyayı saran koronavirüs salgınını sona erdirmesi için tüm insanlığa umut olan aşı geliştirme çalışmalarının ve sonuç ürünlerinin erişim ve paylaşım açısından müşterekler kavrayışının ne denli uzağına düştüğünü acı içinde gözlemledik. Bu nedenle, yine ve yeniden ‘müşterek gelecekler’ diyoruz.


